Kitap İncelemesi : Çocukluk Çağı İstismarı ve Kişilerarası Travma Mağdurlarının Tedavisi
- Sonsuz Travma

- 3 Haz
- 5 dakikada okunur
Treating Survivors of Childhood Abuse and Interpersonal Trauma
Yazarlar : Marylene Cloitre, Lisa R. Cohen, Kile M. Ortigo
Yayın Yılı : 2020
Kitap kapsamında çocukluk çağı istismarı ve kişiler arası travma mağdurlarının tedavisi üzerine hazırlanmış podcaste aşağıdan ulaşabilirsiniz.
Ana Temalar:
Hayatta Kalma İkililiği: Kapanma ve Açılma: Travma yaşayanların temel psikolojik yanıtı hem geri çekilme ("kapanma") hem de bir şekilde hayata yeniden bağlanma ("açılma") arasındaki bir gerilimdir. Hayatta kalmanın kendisi bir dayanıklılık ve zafer eylemidir. "Buradayız! Hayattayız! Kazandık!"
Çocukluk Çağı İstismarının Kaynak Kaybı: Çocuklukta istismar veya ihmal, yetişkinlikte kalıcı etkilere yol açan önemli kaynak kayıplarına neden olur. Bunlar özellikle sağlıklı bağlanma yeteneği, sağlıklı benlik duygusu, duygusal ve sosyal yeterlilikler ve daha geniş sosyal toplulukla bağlantı kaybıdır.
Bağlanma Travmasının Yıkıcı Etkisi: Çocukluk travmasının en zararlı yönü, failin genellikle birincil bakıcı olmasıdır. Bu, çocuğun güvenli bir üs ve temel kaynak olarak ebeveyne olan doğal biyososyal ihtiyacını bozar. Failin aynı zamanda bakıcı olduğu durum, çocuğun hayatta kalma ve büyüme için bağlanma ihtiyacını artırırken aynı zamanda temel güvenlik ihtiyacını da tehlikeye atar. "Yaralanma ne kadar kötü olursa, bakım ve güvenlik ihtiyacı o kadar artar ve dolayısıyla bağ o kadar sıkı olur."
Güç Dinamiklerinin Çarpıtılması: Çocukluk istismarı, kişinin güç kavramını çarpıtır. İstismarcı bakıcılar, çocukların güçsüzlüğünü sömürür ve "Sen yoksun" veya "Sen sayılmazsın" gibi mesajlar verir. Bu, hayatta kalanların hem güç sahibi olanlarla etkileşimlerde hem de kendi başlarına güç sahibi olduklarında zorluk yaşamasına yol açabilir. Gücü kötü muameleyle eşitleyebilir ve ondan korkabilirler.
Duygu Düzenlemesinin Merkezi Rolü: Duyguları tanıma, yönetme ve ifade etme yeteneği, kişilerarası işleyiş ve genel refah için kritik öneme sahiptir. Çocukluk istismarı, duygusal ifadeyi ve düzenlemeyi engelleyerek hayatta kalanların duygularıyla bağlantı kurmasını ve onları başkalarıyla etkili bir şekilde iletmesini zorlaştırır.
Travmatik Anıların Kalıcı Etkisi: Travmatik anılar, olaydan aylar hatta yıllar sonra bile tetiklenebilir ve gerçek bir tehdit olmadığında bile korku tepkilerine yol açabilir. Bu tepkiler, tekrarlanan maruz kalma ve "birleştirmenin bozulması" yoluyla tedavi gerektirir.
Utanç ve Kendini Algılama: İstismara uğrayan çocuklar genellikle olayların kendi içsel "kötülüklerinin" bir ifadesi olduğuna inanırlar. İstismarcıların açık beyanları ve suçu çocuğa atma, çocuğun utanç duygusunu ve kendini "kötü" veya "değersiz" olarak görmesini pekiştirir. Hayatta kalanlar, eylemsizliklerinden, koşullara ortak olmaktan ve kendilerine ihanet etmekten utanç duyabilirler. Utanç, iyileşmenin önemli bir engelidir ve ifşa yoluyla ele alınmalıdır.
Kayıpların Kederini Tutmak: İstismarın bir sonucu olarak masumiyet, güvenlik, basitlik ve kaygısızlık gibi çocukluk kaynaklarının kaybı gerçek ve acı vericidir. Bu kayıpların yasını tutmak, geleneksel yas ritüellerine benzer şekilde hikaye anlatımı ve sosyal destek yoluyla travma tedavisine entegre edilmelidir. Öfke ve üzüntü bu yasın doğal parçalarıdır, ancak yaşam fırsatlarını dışlamamalıdır.
İlişkisel Zorluklar: Çocukluk istismarı, hayatta kalanların sağlıklı ilişkilere sahip olma yeteneğini önemli ölçüde etkiler. Başkalarına güvenmekte, yakınlık düzeylerini yönetmekte ve güç dinamikleriyle başa çıkmakta zorluk yaşayabilirler. Bu, özellikle "Tip I" (eşit güç dengesi) ve "Tip II" (bir kişinin daha az güce sahip olduğu) ilişkilerde kendini gösterir.
Kendine Zarar Verici Davranışlar: Kendini kesme veya yakma gibi kendine zarar verici davranışlar, çocukluk travmasından hayatta kalanların semptom profilinin yaygın bir yönüdür ve genellikle duygusal düzensizlikle başa çıkma girişimi olarak işlev görür. Bunlar tedavi edilebilir ve sağlıklı başa çıkma becerileriyle değiştirilebilir.
Tedavi Modeli (STAIR): STAIR (Skills Training in Affective and Interpersonal Regulation - Duygusal ve Kişilerarası Düzenlemede Beceri Eğitimi) tedavisi, çocukluk travmasından kaynaklanan kaynak kayıplarını ele almak üzere tasarlanmıştır. Duygu düzenleme ve kişilerarası beceri eğitimine odaklanır. Duyguları tanımlama, yönetme ve ifade etme, atılganlığı artırma, güç dinamiklerini yönetme, yakınlığı optimize etme ve ilişkilerde dayanıklılığı artırma becerilerini içerir.
Duygu Düzenleme Becerileri: STAIR tedavisi, duygu düzenleme stratejilerini öğretir. Buna fiziksel (solunum egzersizleri, egzersiz), düşünce (düşünce değiştirme, dikkat dağıtma) ve davranışsal (aktivite değiştirme, karşıt eylem) teknikler dahildir. Bu beceriler, stresli olmayan durumlarda düzenli olarak pratik edilmelidir. Ayrışma, bir başa çıkma mekanizmasıdır, ancak etkisiz ve üzücü olabilir ve duygu modülasyonu yoluyla önlenmesi hedeflenmelidir.
Düşünce Değiştirme ve Mola: Düşünce değiştirme, işe yaramayan düşünce döngülerinden veya derin düşünmeden kaçmanın bir yoludur ve genellikle aktivite değişikliğiyle en iyi sonucu verir. Mola/Ara Ver, duygusal sıkıntı yaratan ortamı terk etmek için kullanılır, ancak bu bir kaçınma değil, bir modülasyon stratejisidir ve kişi geri dönme niyetinde olmalıdır.
Doğrulamanın Rolü: Hayatta kalanlar, deneyimlerinin başkaları tarafından doğrulanmasına ihtiyaç duyabilirler, ancak bu her zaman aile üyelerinden veya istismarcılardan gelmeyebilir. Okul kayıtları gibi dış kanıtlar doğrulama sağlayabilir. Terapistin onaylaması da çok değerlidir.
Olumlu Duygular ve Zevk: İyileştikçe, hayatta kalanlar olumlu duygular deneyimleme ve olumlu yaşam hedefleri belirleme kapasitelerini artırabilirler. Duygusal farkındalık, hayatta kalanların kendileri ve başkalarıyla daha fazla bağlılık ve tatminle yaşamalarına yardımcı olabilir. Zevke yaklaşmak korkutucu olabilir, ancak bu tedavi hedeflerinden biridir.
Duygu Kanalları: Duygusal deneyimi anlamak için vücut, düşünceler ve davranışlar dahil olmak üzere duygu kanallarına odaklanmak yardımcı olabilir.
Öfke Yönetimi: Öfke yönetimi, öfkenin tanınmasını ve uygun şekilde yönlendirilmesini içerir. Öfkenin altında genellikle üzüntü ve incinme vardır.
Yeni İlişkiler Geliştirme: STAIR, sağlıklı ilişkiler kurma ve sürdürme becerilerine odaklanır. Buna, hayır deme, güç dinamiklerini yönetme ve sosyal etkileşimin sözsüz unsurlarını kullanma dahildir. Yeni ilişkiler kurmak, etkileşim kurma ve zamanla derinleşme konusunda bilinçli seçimler yapmayı gerektirir. Diğerlerinin arkadaşlık kurmama nedeni kişisel bir reddedilme değil, kendi öncelikleri olabilir.
İçsel Çatışma: Travma, kişinin farklı, çatışan parçalar geliştirmesine yol açabilir: acı veren, korkan, olumsuz inançlara sahip kısımlar ile olumlu, hayatta kalmaya çalışan kısımlar. Tedavi, bu içsel mücadeleyi tanımayı ve ele almayı içerir.
Anlatı Terapisi: Anlatı terapisi, travmatik olayları tekrar tekrar anlatarak bu olayların duygu ve beden üzerindeki gücünü azaltmayı amaçlar. Bu süreç, anıların "birleştirilmesinin bozulmasını" sağlamaya yardımcı olur. Anlatı analizi, travma deneyimlerine anlam ve düzen duygusu sağlamayı da içerir. Ancak, danışanın istikrarsız veya savunmasız olduğu durumlarda anlatı çalışması ertelenmelidir.
Terapistin Rolü: Terapistin onaylaması ve empatik, yargılayıcı olmayan bir alan sağlaması iyileşme için çok önemlidir. Terapist, duygu düzenleme ve kişilerarası beceriler için bir model görevi görür.
Önemli Görüşler:
Çocukluk istismarı, sağlıklı gelişimi ciddi şekilde bozan bir "kaynak kaybı" modelidir.
Failin bakıcı olduğu bağlanma travması, kendine zarar veren sonuçları olan temel bir güvenlik ihlalidir.
Duygu düzenlemesi ve kişilerarası beceriler, travma sonrası işleyiş ve iyileşme için merkezi öneme sahiptir.
Travmatik anılar, duygu ve beden üzerinde kalıcı bir etkiye sahiptir ve tekrar tekrar işlenmelidir.
Utanç ve kendini olumsuz algılama, çocukluk istismarının önemli ve kalıcı sonuçlarıdır.
Kayıpların yasını tutmak ve olumlu duyguları deneyimlemek, iyileşme sürecinin hayati parçalarıdır.
STAIR tedavisi, bu temel kaynak kayıplarını ve işleyiş zorluklarını ele almak için yapılandırılmış bir yaklaşım sunar.
Duygu düzenleme stratejilerinin ve yeni kişilerarası becerilerin pratik edilmesi, genelleme için çok önemlidir.
Anlatı terapisi, travmatik anıları işlemek için güçlü bir araçtır, ancak dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır.
Önemli Alıntılar:
"Hayatta kalan kişinin sonuçta iki psikolojik olasılığı vardır: kapanmak ya da açılmak. Genellikle mağdur her ikisini de yapar. . . . Değişken benlik dışa açılmayı tercih eder. . . . Bu, hayatta olmanın, ölmemiş olmanın temel tatminini, hatta sevincini ve acısını aydınlatan bir deneyim yaşamış olma duygusunu içerir."
"Çocuklukta istismar veya ihmalin en yıkıcı yönlerinden biri, travmanın failinin neredeyse her zaman bir ebeveyn veya başka bir önemli bakıcı olmasıdır."
"Yaralanma ne kadar kötü olursa, bakım ve güvenlik ihtiyacı da o kadar artar ve dolayısıyla bağ da o kadar sıkı olur."
"İstismara uğrayan çocuğa “Sen yoksun” veya “Sen sayılmazsın” mesajı veriliyor."
"Kronik istismardan sağ kurtulanlar genellikle yalnızca kendi duygularının farkında olmamakla kalmaz, aynı zamanda duygularının önemsenmesini veya saygı duyulmasını da beklemezler."
"Bu kayıplar çok gerçek ve acı verici olsa da, yerleşik travma odaklı tedavilerde herhangi bir sistematik şekilde ele alınmamıştır."
"Anlatı analizinden önce, tavrındaki bu dramatik değişim anlaşılmazdı ve Juanita tarafından onun “kusurluluğunun” bir başka kanıtı olarak görülmüştü."
"Tipik olarak öfkenin altında üzüntü ve incinme duyguları vardır."
"Ancak aslında bu acı verici deneyimlerin tatmin edici bir şekilde ifşa edilmesi, utanç duygusuna karşı güçlü bir panzehir olabilir."







Yorumlar