top of page

Kitap İncelemesi : Çocukluk travması

Ruh sağlığı üzerindeki yaşam boyu etkiyi açığa çıkarmak



Childhood trauma: Unfolding the lifelong impact on mental health

Yazar : Erika Kuzminskaite

Yayın Yılı : 2023


Kitap kapsamında çocukluk dönei travmalarının uzun dönem ruh sağlığına etkileri üzerine hazırlanmış podcaste aşağıdan ulaşabilirsiniz.


Çocukluk Travmasının Ruh Sağlığı Üzerindeki Etkileri


Kitap, çocukluk döneminde yaşanan stres ve travmanın yetişkinlikteki zihinsel sağlık sorunları üzerindeki etkisini nörobiyolojik ve psikolojik perspektiflerden incelemektedir. Özellikle, sinaps budanması hipotezi ve ketamin gibi moleküler müdahalelerin potansiyeli vurgulanmaktadır. Yazar ayrıca kendi çocukluk deneyimlerinden örnekler vererek bu kavramları kişisel bir anlatımla desteklemektedir.

 

Ana Temalar ve Önemli Fikirler:


Zihinsel Bozuklukların Nozolojisi ve Tanısal Güvenilirlik:

  • Yazar, zihinsel bozuklukların (veya kişilik bozukluklarının) ayrı kategoriler olarak net bir şekilde tanımlanmadığını ve örtüşen risk faktörleri ile zayıf tanısal güvenilirliğin bulunduğunu belirtmektedir.

  • Son zamanlarda semptomlar ile sendromların nozolojisi arasında köprü kurmak için yeni yapılar kullanılarak girişimlerde bulunulmuştur.

Aşırı Sinaptik Budanma Hipotezi:

  • Kitabın önemli bir odak noktası, Majör Depresif Bozukluk (MDB) gibi durumların altında yatan mekanizmanın "aşırı sinaptik budanma" olduğuna dair kanıtlardır.

  • Sinapsların budanması, normal gelişim sırasında elli yılı aşkın bir süredir tanımlanmış bir süreçtir. Yazar, MDB'yi iyileştirme girişimlerinin aşırı budanmaya odaklanması gerektiğini savunmaktadır.

  • MRI ile gözlemlenen hacim değişikliklerini açıklayan araştırmalar, bu hacim değişikliklerinin sinaps budanması sonucunda ortaya çıktığını göstermektedir.


Çocuklukta Kötü Muamelenin Psikopatoloji Üzerindeki Etkisi:

  • Yazar, çocuklukta yaşanan kötü muamele ve ihmalin, yetişkinlikte çeşitli zihinsel sağlık sorunlarına yol açtığını vurgular.

  • Beş ana tür kötü muamele ve ihmalin (fiziksel istismar, duygusal istismar, fiziksel ihmal, cinsel istismar ve duygusal ihmal) MDB, Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), dürtüsellik ve intihar eğilimi gibi farklı psikopatolojilerle ilişkili olduğu belirtilir (Tablo 2.1'de ilişkiler detaylandırılmıştır).

  • "Bu beş istismar ve ihmal türünden duygusal istismar, ileriki yaşam psikolojisi üzerinde en zararlı etkilere sahiptir."

  • Duygusal istismar, izolasyon (fiziksel veya zihinsel) ve bakıcının ihmali veya eleştirisi gibi durumlarla ilişkilidir.

  • Fiziksel ihmal, şiddetli depresyonun sonraki belirtileriyle ilişkilidir ve kadınlarda MDB riskini neredeyse üç kat, erkeklerde ise iki kat artırır.

  • Çocukluk çağındaki cinsel istismar, yaşam boyu psikopatolojik sakatlık olasılığını önemli ölçüde artırmaktadır ve MDD, TSSB, saldırgan davranışlar, anksiyete ve işlevsiz cinsel davranışlarla ilişkilidir. Cinsel istismarın ardından intihar düşüncesi olasılığı, zihinsel sağlık bozuklukları arasında en yükseklerden biridir.

  • Duygusal ihmal (şiddet içeren bir ortamda bulunma gibi), dürtüsellik patlamaları, MDB ve intihar eğilimi ile ilişkilidir.


İntihar Eğilimi ve İlişkili Faktörler:

  • İntihar eğilimi, dürtüsellik/saldırganlık, depresyon ve TSSB'nin birleşimi tarafından yönlendiriliyor gibi görünmektedir (Tablo 3.1'de bu ilişkiler ve olasılık oranları sunulmaktadır).

  • TSSB, intihar girişimlerinin çok iyi bir göstergesidir ve aşırı uyarılma semptom kümesi (uyku ve konsantrasyon kaybı, sinirlilik, öfke ve panik artışı) intihar düşüncesini önemli ölçüde öngörmektedir.

  • Dürtüsellik, "uyaranlara karşı hızlı, plansız tepkilere yatkınlık ve bu tepkilerin olumsuz sonuçlarına daha az önem verme" olarak tanımlanır ve intihar davranışında önemli bir rol oynayabilir.


Kişilik Bozuklukları (PD) ve Çocukluk Kökenleri:

  • PD'lerin kökenlerinin çoğunlukla çocuklukta ve erken ergenlikte olduğu düşünülmektedir.

  • PD'ler, bir kişilik boyutunun uyumsuz hale gelmesi ve esnekliğini kaybetmesi durumunda tanımlanır, bu da ciddi düzeyde kronik strese ve sakatlığa yol açar.

  • Narsistik Kişilik Bozukluğu (NKB), özellikle çocuklukta duygusal ihmal ve kötü muameleye maruz kalan kadınlar ile çocukken her türlü ihmal veya istismara maruz kalan erkeklerde ACE'lerle ilişkilidir. Büyüklenmeci narsisizm, ebeveyne aşırı değer vermeyle ilişkilendirilebilirken, savunmasız narsisizm anksiyete ve ebeveyn soğukluğuyla ilişkilidir.

  • Sınırda Kişilik Bozukluğu (SKB), duygusal kontrol eksikliğinden kaynaklanan dürtüsellik, sık sık imaj değişiklikleri, ruh hali değişiklikleri, öfke patlamaları ve kendine zarar verme eylemleri/intihar girişimleri ile karakterizedir. SKB önemli ölçüde MDB ile ilişkilidir. Çocuklukta duygusal istismar, özellikle annenin çocuktan çekilmesi ve izolasyon, SKB'ye yol açan önemli bir faktördür.


Ketaminin Tedavi Potansiyeli ve Mekanizmaları:

  • Yazar, "Bazı şiddetli zihinsel acıların artık iyileştirilebileceğine dair olumlu bir notla" bilimsel bölümü sonlandırmaktadır.

  • Ketaminin majör depresif bozukluk, TSSB ve anksiyete bozuklukları için oldukça başarılı olduğu belirtilmiştir.

  • Ketaminin etkilerini gerçekleştirdiği moleküler mekanizmalar arasında sinapsların yeniden yapılandırılması bulunmaktadır.

  • Araştırmalar, MDB'li kişilerde PFC ve ACC'deki sinaps yoğunluğunda bir azalma olduğunu ve ketamin sonrası artan gri maddede bir artışın bu sinaps kaybını düzelttiğini göstermektedir.

  • Ketaminin hücresel etki bölgeleri arasında glutamat reseptörlerinin antagonizması ve hiperpolarizasyona aktifleşen akımlardan (Ih) sorumlu kanalların antagonizması bulunmaktadır. Bu, sinapsların yeniden yapılanmasına yol açabilir.


Yazarın Kişisel Anlatıları:

  • Kitap, yazarın kendi çocukluk deneyimlerinden (Melbourne, Avustralya'da) kişisel örnekler içermektedir. Bu örnekler, duygusal ihmal (yalnızlık, yetersiz beslenme, güvensiz bir ortam), fiziksel istismar (dayak) ve cinsel istismar gibi deneyimleri içermektedir.

  • Yazarın kişisel anlatıları, çocukluk travmasının yetişkinlik üzerindeki kalıcı etkilerini (örn. intihar girişimi, zorbalık davranışı) canlı bir şekilde tasvir etmektedir.

  • Anlatılar, çocuklukta yaşanan yalnızlık, korku (hayali "boogeyman" korkusu), yetersiz beslenme, cinsel istismar (St Kilda Plajı'nda), fiziksel istismar (annesinden dayak) ve bir intihar girişimini detaylandırmaktadır.


Nörobiyolojik Mekanizmalar:

  • Papez devresi gibi beyin ağları ve subgenual anterior singulat korteks (BA25), amigdala, hipokampus ve orbitofrontal korteks gibi bölgeler, MDB gibi durumların altında yatan işlev bozukluklarıyla ilişkilendirilmektedir.

  • Beyindeki gri madde kaybı, sinaps kaybı ve dendrit kaybıyla ilişkilidir.


Kohut ve Kernberg'in Teorileri:

  • Narsizmin gelişimini anlamak için Heinz Kohut'un (aynalama, idealleştirme ve ikizlenme ihtiyaçlarının karşılanamaması) ve Otto Kernberg'in (çocukluktaki duygusal istismar veya aşırı övgüden kaynaklanan büyüklenmeci bir benlik imajı) teorilerine atıfta bulunulmuştur. Bu teoriler, patolojik narsizmin kökenlerini açıklamaya yardımcı olmaktadır.


Sonuç: Maxwell R. Bennett'in eseri, çocuklukta yaşanan stres, travma ve ihmalin uzun vadeli zihinsel sağlık sonuçları üzerindeki derin etkisini vurgulayan önemli bir çalışmadır. Kitap, bu deneyimlerin beyin gelişimi ve yapısındaki değişikliklerle (özellikle sinaps budanması) nasıl ilişkili olabileceğine dair nörobiyolojik kanıtları sunmaktadır. Yazarın kişisel anlatıları, bu bilimsel kavramları duygusal bir boyuta taşımaktadır. Ketamin gibi yenilikçi tedavilerin, bu çocukluk travmalarının yol açtığı psikopatolojilerin iyileştirilmesinde umut vadettiği belirtilmektedir. Kitap, zihinsel bozuklukların karmaşıklığını ve tanı ve tedaviye yönelik daha entegre yaklaşımların gerekliliğini ima etmektedir.

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
  • Instagram
  • Youtube
  • Facebook
bottom of page