top of page

Kitap İncelemesi : Travmayı İyileştirmek İçin İlişkisel ve Beden Merkezli Uygulamalar - Geçmişin Yüklerini Kaldırmak

Relational and Body-Centered Practices for Healing Trauma: Lifting the Burdens of the Past

Yazar : Sharon Stanley

Yayın Yılı : 2025


Kitap kapsamında ilişkisel ve beden merkezli uygulamaların travmayı iyileştirmede kullanımı üzerine hazırlanmış podcaste aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Travmayı İyileştirmek İçin İlişkisel ve Beden Merkezli Uygulamalar

1. Yeni Paradigma: Beden ve Zihnin Bütünleşmesi

Kitap, psikolojiyi yaşanmış olayların algılarına odaklanan bütünsel teoriler ve beden merkezli uygulamalarla birleştiren bir "yeni paradigmaya" vurgu yapmaktadır. Bu paradigma, insan yaşamını çok boyutlu bir mercek aracılığıyla algılama olanağı sunar.

  • Yaşanmış Deneyimlerin Merkeziliği: Bilinçli farkındalığa henüz ulaşmamış, hayatımızın görünmez yönleri olarak tanımlanan yaşanmış deneyimler, iyileşme sürecinin temelini oluşturur.

  • Bütünsel Bir Yaklaşım: Travma iyileşmesi sadece zihinsel veya duygusal düzeyde ele alınmaz, aynı zamanda bedenin, beynin, ruhun ve ruhun doğal ve gizemli iyileşme süreçlerini de içerir. Kaynak belirtir: "Daha ziyade amaç bedenin, beynin, ruhun ve ruhun doğal ama gizemli iyileşme süreçlerine saygı duymaktır."

 

2. Öznelerarası İlişkilerin Rolü

Travma iyileşmesinde otantik öznelerarası ilişkilerin kurulması merkezi bir öneme sahiptir. Bu ilişkiler, bireylerin kendi öznelliklerini getirdiği ve karşılıklı etkileşim yoluyla iyileşmenin gerçekleştiği bağlamlardır.

  • Travmanın Çözülmesinde Ortam: "Olumsuz olay travmasında, saniyenin çok küçük bir bölümünde bir etki, yoğun bir uyarılma ve canlı bir izlenim oluşur ve bu, bir deneyimin ilk etkisi ile bağlantılıdır ve korunur. Bu etki, o anda algılananları ve deneyimin açık öznel [...] şok edici olumsuz olayları çözmek için." İlişkisel uygulamalar, rahatsız edici deneyimin ayrışmış unsurlarının şefkatli bir şekilde somutlaştırılması için önemlidir.

  • Güvenli Bağlanma ve Eş-düzenleme: Kitap, "Duyguların yoğunluğunun düzenlenmesi, dayanıklılığın ayırt edici özelliğidir; tehlikeyi işaret eden ipuçlarını ayırt etme ve tehditleri yönetmek için savunma tepkilerini harekete geçirmek yerine işbirlikçi ilişkilere yönelme yeteneğimizdir." Duygusal olarak uyumlu etkileşimler, "dayanıklılığın nesiller arası aktarımını" teşvik eder ve çocuğun güvenli bağlanmasına katkıda bulunur.

  • Alıcı Empati: Projektif empatinin aksine, alıcı empati, uygulayıcıların diğerinin benzersiz öznelliğine meraklı, ilgili ve açık kalmasını sağlar. Bu, travma geçiren kişinin kaybettiği güçlenmeyi derinden geri kazandırır ve öznelerarası alanı daha fazla güvene açar. Kaynak der ki: "Alıcı empati, ilişkideki her iki insanı da kökten değiştirmek için bedenin ve zihnin savunmacı sabit eylem kalıplarını kırar."

 

3. Beyin Hemisferlerinin Rolü ve Bedenlenmiş Farkındalık

Beynin sol ve sağ yarımküreleri, deneyimleri işleme biçimlerinde farklılaşır ve travma iyileşmesinde her ikisinin de entegrasyonu önemlidir.

  • Sağ Yarımkürenin Önemi: Sağ yarımküre, yaşanmış deneyimlerin geniş çeşitliliğini bir araya getirerek zengin, karmaşık ve tutarlı bir dünyanın dokusunu yaratır. Travma, beynin sinir ağlarını bozar ve sağ yarımkürenin işlemesini yeniden kazanmak için bedenlenmiş hayal gücünü kullanmak önemlidir.

  • Bedenlenmiş Farkındalık (Embodiment): "Bedenlenmeyle kişinin kendi iç öznel dünyası akıcı, dinamik, canlı ve dışa dönük olur ve bu da doğal olarak bir başkasının iç dünyasına ilgi ve merak uyandırır." Bedenlenmiş öz-farkındalık, kendimiz hakkında kavramsal bir öz-farkındalıktan farklı olarak, yaşanmış deneyimlerden elde edilen somatik yollarla oluşur. Duyguların, hislerin ve yaşamın olduğu gibi somutlaştırılması, mevcut varoluşumuzun gerçeğini ortaya çıkarır.

 

4. Travmatik Tepkiler ve İyileşme Mekanizmaları

Travma, bedenin hayatta kalma tepkilerini kronikleştirerek aşırı uyarılma (hiper-arousal) veya az uyarılma (hipo-arousal) durumlarına yol açar.

  • Aşırı ve Az Uyarılma: Kitap, "yoğun tehlike algılarıyla uyarılan aşırı uyarılma durumları arasında, yüzdeki gerginlik, gözlerin daralması, çenenin öne doğru itilmesi, düşük frekanslı ses tonları ve tüm vücut boyunca fiziksel destek gibi sabit eylem kalıplarında görülebilen," belirtirken, az uyarılmayı "uyuşukluk, yorgunluk, mağduriyet duygusu, bakışların geri çekilmesi, gevşek yüz kasları, başkalarının sesindeki duygusal nüansları duyamama ve çözülme" olarak tanımlar.

  • Donmuş Durumlar ve Sabit Eylem Kalıpları: Travma nedeniyle işleme kesintiye uğradığında, duygular vücutta "sabit-eylemli nörolojik kalıplara" yakalanır. Bu, örneğin "kronik 'korkuyla hareketsiz kalma' durumu" gibi görülebilir.

  • İyileşme Süreci: İyileşme, bu donmuş duyguların ve sinirsel durumların öznelerarası bir ilişki bağlamında çözülmesini gerektirir. Duygular hissedilebilir ve yeni bir anlamla yeniden düzenlenebilir. Kaynak, "Duyguların akışı durduğunda ve travma nedeniyle işlemleme kesintiye uğradığında, duygular vücutta sabit-eylemli nörolojik kalıplara yakalanır." demektedir.

 

5. Somatik Müdahaleler ve Teknikler

Yazar, travma iyileşmesini desteklemek için çeşitli beden merkezli müdahaleler ve teknikler sunmaktadır.

  • Oryantasyon: "İyileşme süreci, etrafımızdaki dünyaya bilinçli farkındalık kazandıran bir aktivite olan oryantasyonla başlar." Bu, duyusal temelli verilerin düzenlenmesine yardımcı olur.

  • Yerçekimine Teslim Olmak: "İnsanları yavaş yavaş yer çekimine teslim olmaya davet eden müdahaleler, vestibüler sistemin kaosunu azaltarak duyusal temelli verilerin düzenlenmesine olanak tanır."

  • Yüz ve Vücut Müdahaleleri: Yüz, gözler ve kulaklara yapılan subkortikal somatik müdahaleler, iç organ düzeyindeki sıkıntıyı ele almayı içerir. "Göze yapılan somatik müdahaleler kişiyi daha yakından bakmaya davet eder."

  • Ses ve İşitme Müdahaleleri: Seslendirmeler ve Tomatis temelli dinleme stratejileri, vagal freni güçlendirmede ve insanlar arasında otantik duygusal iletişimi açmada değerlidir.

  • Jest ve Dokunma: Jestler bilinçdışı bedensel durumları ifade eder ve travmanın sabit eylem kalıplarından kaynaklanan yoğun enerjileri ortaya çıkarabilir. Rahatlatıcı dokunuşun çocukların öz düzenlemesini etkilediği belirtilir.

  • İmgeleme ve Rüyalar: Bedenlenmiş hayal gücü, sağ yarımkürenin doğal işlem sistemlerini restore etmek için bir bağlam sağlar. Rüyalar, "travmadan ayrışan duygulanımın yavaş yavaş bedene dahil edilmesi için bir bağlam sağlar; nörolojik ve duygusal düzenlemeyi" teşvik eder. Kaynak, rüyadaki imgelere "adım atmaya" davet eder, bu da rüyanın aktif deneyimine geri dönmeyi sağlar.

 

6. Diyalog ve Anlam Yaratma

Diyalog, travma iyileşmesinde önemli bir araçtır, ortak anlam yaratır ve varsayımların askıya alınmasını teşvik eder.

  • Ortak Anlamın Oluşturulması: Diyalog, insanlar arasında ortak anlam yaratan bir süreç olarak tanımlanır. Varsayımları ve görüşleri savunmak yerine, diyalog gerçeği birlikte aramanın tutarlı ve itaat gerektirmeyen bir yolunu sunar.

  • Fenomenolojik Yaklaşım: Diyalogda, hikayelerden ziyade diğerinin anlık algısal deneyimine odaklanılır. "Somatik bir araştırma öncelikle mevcut durumun nasıl ortaya çıktığına dair hikayelerle değil, diğerinin anlık algısal deneyimiyle ilgilenir."

  • Varsayımları Askıya Alma: Kitap, "iki kişi farklı varsayımlara sahip olduğunda ve her biri diğerini dinlediğinde, diğerinin bakış açısını görmeye başlayabilir ve kutuplaşma gibi görünen şeyi korumanın yeni, daha karmaşık yollarını hayal edebilir," der.

 

7. Kültürel ve Nesillerarası Perspektif

Travma sadece bireysel bir deneyim değil, aynı zamanda kültürel ve nesillerarası bir olgudur.

  • Nesillerarası Travma: "Savaş ve şiddetten kaynaklanan acıların nesiller boyu aktarımı dünyanın her yerindeki topluluklarda mevcuttur." Bu durum, toplulukların çocuk yetiştirme ve iyileşme sorumluluğunu göz ardı etmesine neden olabilir.

  • Yerli Bilgeliği: Kitap, yerli ve geleneksel kültürlerin beden merkezli bilince sıkı sıkıya bağlı olduğunu ve şamanik ve sezgisel yeteneklere sahip olanların bedenlenmiş farkındalığı güçlü bir araç haline getirdiğini belirtir. "Antik şifa törenleri" ve "sağ beyinden sağ beyne duygulanımsal somutlaşmış deneyimlerdeki karşılaşmalar," travmayı iyileştirmek için gerekli unsurları bir araya getirir.

  • Ekolojik Yaklaşım: Travmayı önlemek ve iyileştirmek için yaratıcı, doğal süreçler geliştirmek önemlidir. Bu, doğayla ilişkiyi yeniden kurmayı (yürüyüş yapmak, bahçecilik) ve hayal gücünü kullanmayı içerir.

 

8. Canlılık ve Dönüşüm

İyileşme süreci, canlılığın yeniden keşfedilmesi ve travmanın getirdiği hareketsizlikten, donukluktan, ayrışmadan kurtulmayı içerir.

  • Canlılık İpuçları: Terapistler, mizahın, umudun veya ilginin ortaya çıktığı deneyimlerde canlılığı gösteren ipuçlarını fark edebilirler.

  • Dönüşüm ve Bütünleşme: "Nöral durumlar, bizi bir deneyimden [...] ve öz kimliğin yeni yönlerinin bütünleşmesine olanak tanır." Ayrışmış duygulanımın yavaş yavaş bedene dahil edilmesiyle nörolojik ve duygusal düzenleme sağlanır. Kaynak, Henry'nin hikayesinde "bu bir çöküş değildi, bu bir ilerlemeydi" diyerek bu dönüşümü vurgular. Onun "ruhun bedeni terk etmesi" olarak tanımlanan durumu, bedenlenmeyle çözülür.


Sonuç

Kitap, travma iyileşmesine yönelik kapsamlı ve yenilikçi bir bakış açısı sunmaktadır. Beden merkezli uygulamaların, öznelerarası ilişkilerin ve sağ yarımküre işlemlemenin entegrasyonu, bireylerin kendi içsel deneyimlerinin gerçeğiyle bağlantı kurmalarını, donmuş duyguları çözmelerini ve tam, canlı bir varoluşa doğru ilerlemelerini sağlar. Bu yaklaşım, sadece bireysel iyileşmeyi değil, aynı zamanda toplulukların ve gelecek nesillerin refahını da destekler.

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
  • Instagram
  • Youtube
  • Facebook
bottom of page