Kitap İncelemesi : Medyada, Yönetimde ve Kamuoyunda Travma ve Travma Sonucu Oluşan Bozukluklular
- Sonsuz Travma

- 17 Tem
- 7 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 2 Eyl
Trauma and Trauma Consequence Disorder: In Media, Management and Public
Yazarlar : Markus J. Pausch & Sven J. Matten
Yayın Yılı : 2022
Kitap kapsamında travma ve travma sonrası gelişen sorunların, medya, yönetim ve halk özelinde ele alındığı podcaste aşağıdan ulaşabilirsiniz.
Bu kitap, hem tıp ve psikoterapi alanındaki profesyoneller hem de genel halk, özellikle medya, yönetim ve halkla ilişkiler gibi "maruz kalmış pozisyonlarda" bulunan bireyler için travma ve travma sonrası bozukluklar hakkında kapsamlı bir rehber niteliğindedir. Yazarlar, deneyimli bir psikiyatrist ve medya yöneticisinin bakış açılarını birleştirerek, travmanın karmaşık semptomatolojisini anlaşılır kılmayı ve etkilenenlere ve çevrelerindeki kişilere pratik çözümler sunmayı amaçlamaktadır.
Kitabın üç ana amacı vardır:
Etkilenenlere Bilgi ve Kendi Kendine Yardım: Bu alandaki insanların travmatik olaylara maruz kalma riski yüksek olmasına rağmen, "yüksek baskı altında bile işlev görebilme ve performans gösterebilme" beklentisi nedeniyle yardım arama engellenebilir. Kitap, gizli kalan acıları açığa çıkararak "kendi kendine çalışma yoluyla bilgi sağlayabilir, tedaviye giden yolu gösterebilir ve/veya kendi kendine yardım için somut öneriler sunabilir."
Profesyoneller İçin Doğru Tanı ve Anlayış: Klinik pratikte bile travmanın ve travmaya bağlı diğer bozuklukların önemi genellikle hafife alınmaktadır. Kitap, "çeşitli semptomatoloji" ve doğru sınıflandırmanın önemine dikkat çekerek, bu alandaki profesyonellere "iyi bir başlangıç noktası ve sadık bir yol arkadaşı" sunmaktadır.
Anlaşılır ve Okunabilir Bilgi: Kitabın en büyük gücü, "genellikle zor aktarılan semptomatolojiyi anlaşılır ve kavranabilir" kılmasıdır. Bu, özellikle "uzman bir terapist ve bir medya yöneticisinin işbirliği ve farklı bakış açılarının deneyimle okunabilir hale geldiği" vaka örnekleri aracılığıyla sağlanmıştır.
Ana Temalar ve Önemli Noktalar
1. Travma ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) Tanımı ve Sınıflandırması
Travma Tanımı: Ruhsal travma için evrensel bir tanım olmamakla birlikte, "olağanüstü tehdit içeren, felaket boyutunda kısa veya uzun süreli bir olay veya durum" olarak tanımlanır ve "hemen hemen herkeste derin bir çaresizlik yaratacak" niteliktedir (WHO, 1991). Öznel olarak yaşanan tehdit ile bireysel başa çıkma stratejileri arasındaki uyumsuzlukla karakterizedir.
Travma Türleri:
Tip-I Travmalar: Tek seferlik, kısa süreli olaylar (örn. trafik kazası, banka soygunu).
Tip-II Travmalar: Birkaç travmatik olayı içeren, uzun süreli travmatizasyon (örn. cinsel istismar, uzun süreli şiddet deneyimleri).
Niyet Dışı/Kazara Travmalar: Doğal afetler veya kazalar gibi rastgele olaylar.
Kasıtlı Travmalar (İnsan Kaynaklı Felaketler/İlişki Travmatizasyonu): İnsanlar tarafından kasıtlı olarak neden olunan travmaların işlenmesi psikolojik olarak daha zordur çünkü "tüm kişilerarası alanlar ile kurbanın benlik, insan ve dünya imajı" önemli bir rol oynar.
Yaşın Etkisi: Yaşamın erken evrelerinde, özellikle kişiliğin tam olarak gelişmediği hassas dönemlerde yaşanan travmalar, "ruh sağlığı üzerinde daha derin sonuçlar" bırakır.
TSSB'nin Tanımı: "Travma, TSSB anlamına gelmez!" Bir veya daha fazla travma yaşamış olmak, TSSB gelişeceği anlamına gelmez. TSSB, travma sonrası bir stres reaksiyonu ve bozulmuş bir işleme sürecidir. Travma bozukluğu daha geniş bir terimdir.
TSSB'nin Çekirdek Semptomları (ICD-10):
Tekrar Yaşama (Intrusion): Olayın anıları, gündüz flaşback'leri veya gece kâbusları şeklinde tekrarlanması. Kaynak, "Intrusionlar anılar değil, travmatik durumun yeniden yaşanmasıdır: Yeniden 'tamamen içinde' olursunuz, 'durumlar' yaşarsınız, anımsamalar değil" ifadesini kullanır. (Reddemann & Sachsse, 1997).
Kaçınma Davranışı: Travmayı hatırlatabilecek uyaranlardan (yerler, insanlar, düşünceler, duygular) kaçınma ve "duygusal uyuşma" (numbing). Kısa vadede başarılı olsa da, orta ve uzun vadede sosyal izolasyona yol açabilir.
Aşırı Uyarılma (Hyperarousal): Kalıcı bir "tetikte olma" durumu, sürekli iç gerilim veya huzursuzluk. Amigdalanın "korku merkezi" olarak sürekli tehdit aramasıyla ilişkilidir. Uyku bozuklukları, artan sinirlilik, konsantrasyon güçlüğü ve abartılı irkilme tepkisi şeklinde kendini gösterir.
Kompleks TSSB (cPTSD): Uzun süreli, şiddetli, genellikle çocuklukta önemli referans kişileri tarafından neden olunan travmatizasyonlar, TSSB'nin çekirdek semptomlarının ötesine geçen semptomlara yol açar. Bunlar arasında duygusal düzenlemede değişiklikler, benlik imajında değişiklikler (değersizlik, utanç, suçluluk), ilişki kurmada bozukluklar (güvensizlik, izolasyon) ve dissosiyasyon bulunur.
2. Travmatik Durumun Fizyolojisi
"Travmatik Mengene" ve Yanlış Depolama: Hayati tehlike arz eden durumlarda, beynimiz ve vücudumuz hayatta kalmayı sağlamak için "ilkel" tepki kalıplarına (savaş veya kaç) geri döner. Eğer bu seçenekler mümkün değilse, son çare olarak dissosiyasyon devreye girer. Dissosiyasyon, algının donması ve dışlanması veya bozulması anlamına gelir ("oynayarak ölme refleksi").
Kitap, "Bu süper-Gau koşulları altında, beynin işlevleri, örneğin tepki, işleme, depolama, bellek, sadece bozulur. Bu koşullar altında, travmatik durumda algılanan bilginin depolanması 'normal' bir şekilde gerçekleşmez." Bu durum, yaşananların dağınık ve işlenmemiş "travma ağı" olarak depolanmasına neden olur. Etkilenen kişiler, olayı sanki "şimdi ve burada" yeniden yaşıyormuş gibi hissederler, hatırlamazlar.
Dissosiyasyonun Fonksiyonu: Dissosiyasyon, temel olarak "stresle başa çıkmak için ruhumuzun kullanabileceği nörofizyolojik olarak verilen bir yetenektir." Bilincin bir takım duyguları, düşünceleri, eylemleri, bedensel duyumları bölerek onları erişilemez hale getirmesidir. Bu, aşırı uyarılmayı önler ve kişinin travmatik durumda hayatta kalmasını sağlar. Ancak, bu durum işleme anlamına gelmez.
Dissosiyatif Kimlik Yapısı (Çoklu Kişilik): Şiddetli, uzun süreli travmatizasyonlarda, özellikle erken yaşlarda, kişinin ruhu yapısal olarak dissosiye olabilir ve hayatta kalmak için farklı kişilik parçaları geliştirebilir. "Cehennemde hayatta kalmak için, kişi uyum sağlamak zorundaydı ve bu cehennemde, aksi takdirde hayatta kalmak mümkün olmayacağından, dissosiye olmak en mantıklı şeydi."
3. TSSB ile Başa Çıkma ve Profesyonel Yardım
Erken Müdahale ve Temel Kurallar: Akut travmatizasyon sonrası erken müdahaleler (ilk 3 ay içinde), mağdura koruma ve güvenlik sağlama, yaşananlar hakkında bilgi verme, semptomların "normal" reaksiyonlar olduğunu açıklama ve sosyal ağı aktive etme gibi önlemleri içerir. Uzman yardımına yönlendirme önemlidir.
Debriefing Tartışması: Erken terapötik müdahale olarak debriefing (travmatik olaydan hemen sonra olayı anlatma), TSSB'yi önlemede klinik olarak anlamlı bir etkisi olmadığı gösterilmiştir; bazı çalışmalarda semptomlarda artış bile görülmüştür. Bu nedenle zorunlu debriefing önerilmez.
Psikoterapi Yaklaşımları:
Üç Fazlı Travma Terapisi:
Stabilizasyon Fazı: Yeterli duygu düzenlemesi, güvenlik ve stabilite sağlamayı amaçlar. Komorbiditeler bu fazda ele alınır. Bilişsel davranışçı terapi teknikleri, gevşeme teknikleri, imgeleme egzersizleri (içsel güvenli yer), nefes egzersizleri ve mindfulness (farkındalık) burada kullanılır.
Yüzleşme Fazı: Travma anılarının terapötik eşlikte yeniden yaşanması ve işlenmesi (travma maruziyeti). Bu, travma ağının yönetilebilir hale gelmesini ve "burada ve şimdi" anısının "orada ve o zaman" anısına dönüşmesini sağlar.
Yeniden Yönelim Fazı: Terapi sonrası hayatın planlanması, travmanın biyografiye entegrasyonu ve geleceğe odaklanma.
Kanıta Dayalı Yöntemler: Travma odaklı bilişsel davranışçı terapi ve EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) en umut vadeden yöntemler olarak kabul edilir.
Diğer Yöntemler: Anlatısal Maruz Kalma Terapisi (NET), Psikodinamik-İmgeleyici Travma Terapisi (PITT) ve Görüntü Yeniden Yazma ve Yeniden İşleme Terapisi (IRRT) de kullanılır.
İlaç Tedavisi: TSSB tedavisinde ikincil bir rol oynar. Seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI'lar) birinci basamak ilaçlardır. Benzodiazepinler ise bağımlılık potansiyeli ve TSSB oranını artırma riski nedeniyle dikkatli kullanılmalıdır.
Kendi Kendine Yardım Stratejileri: Flaşback'ler, kâbuslar, aşırı uyarılma, kaçınma ve dissosiyasyonlarla başa çıkmak için pratik beceriler (örneğin, 3-2-1 egzersizi, 100-eksi-7 egzersizi, gerçeklik kontrolü, güvenli egzersizi).
4. TSSB'nin Komorbiditeleri (Eşlik Eden Hastalıklar)
Yüksek Eşlik Etme Oranı: TSSB'si olan erkeklerin %88'inde ve kadınların %79'unda başka bir psikiyatrik komorbidite görülür (Kessler et al., 1995). En yaygın olanları anksiyete bozuklukları, duygu durum bozuklukları ve madde bağımlılığıdır.
Anksiyete Bozuklukları: Agorafobi, panik bozukluk, sosyal fobi, spesifik fobiler ve yaygın anksiyete bozukluğu, TSSB ile birlikte sıkça görülür.
Depresyonlar: Düşük ruh hali, zevk ve ilgi kaybı, azalmış enerji ve artan yorgunluk ana semptomlardır. İlaç tedavisi (antidepresanlar) ve psikoterapi en önemli tedavi yöntemleridir.
Bağımlılık Bozuklukları: Alkol bağımlılığı, travmatize olmuş erkeklerde en sık görülen komorbiditedir. Kendi Kendine İlaçlama Hipotezi, TSSB semptomlarıyla başa çıkmak için madde kullanımının bağımlılığa yol açtığını öne sürer.
Fiziksel Komorbiditeler: TSSB, tip II diyabet ve obezite gibi fiziksel hastalıkların riskini de artırabilir.
5. Travma ve TSSB ile Özel ve Kamusal Alanda Başa Çıkma
"Deli mi oluyorum?" ve "Suçlu muyum?" Soruları: Travma sonrası semptomlar yaşayan kişiler genellikle kendilerini hasta veya "deli" hissetme eğilimindedir. Özellikle kamuoyunun gözündeki veya liderlik pozisyonundaki kişiler için bu durumu gizleme baskısı yüksektir. Ancak, "TSSB, anormal bir duruma verilen normal bir tepkidir."
Suçluluk Hissinin Yönetimi: Travmatik bir olayı yaşadıktan sonra "farklı bir şey yapabilir miydim?" veya "bunu hak ettim mi?" gibi sorularla boğuşmak yaygındır. Ancak kaynak, "Özellikle yönetici veya kamusal bir figür olarak, travmatik bir olayı travma olarak deneyimlemekten kendinizin sorumlu olup olmadığını sorgulamak çok az anlam ifade eder." diye belirtir. Geçmişi değiştirmek yerine, durumun analiz edilerek gelecekteki davranışların optimize edilmesi ve mevcut durumun yapıcı bir şekilde ele alınması önerilir.
Sessizliği Bozmak: "Sessizlik yok. Yüksek derecede karmaşık bir TSSB ile bile. Sessizlik sadece failleri korur, kurbanları değil." Konuşmak genellikle bir güç işaretidir. Ancak bunun "pros ve cons"ları tartılmalıdır. Kamusal olarak açıklama yapmak özgürleştirici olabilir ancak her zaman gerekli değildir. Önemli olan, kişinin kendini güvende hissedebileceği ve iletişim kısıtlamalarına gerek duymayacağı kendi alanlarını yaratmasıdır, örneğin bir terapist ile.
6. Hastalık Önleme ve İkincil Travmatizasyon
Önleme:Birincil Korunma: Hastalıkların başlangıcını önlemeyi amaçlar (örn. risk gruplarına yönelik eğitim ve bilgilendirme, potansiyel travmatik anların önceden tartışılması ve "kuru prova").
İkincil Korunma: Hastalığın ilerlemesini durdurmak için erken tanı ve erken tedavi.
Üçüncül Korunma: Hastalığın şiddetini azaltmayı veya yayılmasını engellemeyi amaçlayan önlemler (örn. rehabilitasyon).
İkincil Travmatizasyon: Travmatik bir olayı doğrudan yaşamamış ancak travma kurbanlarından bu tür anları duyan (örn. psikoterapistler, polis memurları) kişilerde TSSB semptomlarının veya TSSB benzeri semptomların ortaya çıkmasıdır. Önlemek için öz-gözlem, öz-bakım ve iş organizasyonu (süpervizyon) ve boş zaman aktiviteleri önerilir.
7. Sinema ve Edebiyatta Travma ve TSSB
Kitap, "Temmuz Dördünde Doğdu" (Born on the Fourth of July), "Rambo" (First Blood), "Kopya Katili" (Copycat) ve "Gizemli Nehir" (Mystic River) gibi filmler ile Shakespeare'in "Macbeth" ve Ovid'in "Metamorfozları"ndaki "Medusa'nın Başı" gibi edebi eserlerde travma ve TSSB temalarının işlenişine örnekler verir. Bu örnekler, travmanın semptomatolojisini ve bireylerin hayatlarındaki etkilerini sanatsal yolla nasıl ifade edildiğini göstermektedir.
8. Gelecek Perspektifleri ve Gündelik Yaşamı Yönetme
İyileşme Mümkündür: "Evet, TSSB'yi atlatmak ve tamamen iyileşmek mümkündür – ne kadar ilerlemiş olursa olsun." Bu, aktif çaba, odaklanma ve içsel kaynakların bilinçli kullanımını gerektirir.
Anlayış İlk Adımdır: "Anlamak" hem durumun nicel ve nitel değerlendirmesini hem de bireysel duygusal tepkileri içerir. Yönetici pozisyonundaki kişiler için zihinsel olarak daha kolay olsa da, uygulamada "ağaçları görmekten ormanı göremezler" ve sezgilerine çok az güvenirler.
Kendi Kendine Bakım ve Öncelikler: Sağlık, kariyer ve sosyal çevre gibi faktörlerden önce gelir. Kişisel bir acil durum planı oluşturmak ve dışarıdan destek almak (gerekiyorsa profesyonel yardım) önemlidir. Kısa vadeli çözümler yerine sürdürülebilirliğe odaklanmak kritik öneme sahiptir. "Sağlık olmadan, diğer tüm faktörler anlamsızdır ve hiçbir şeye dayanamaz."
Sonuç
Bu kitap, travma ve TSSB'nin karmaşıklığını aydınlatırken, hem etkilenen bireylere hem de çevrelerine pratik araçlar ve anlayış sunar. Travmanın sadece bir zayıflık değil, anormal bir duruma verilen normal bir tepki olduğunu vurgular. Ayrıca, toplumdaki damgalamanın üstesinden gelinmesi ve profesyonel yardım arayışının bir güç işareti olarak görülmesi gerektiğini savunur. Kişisel farkındalık, kendi kendine yardım stratejileri ve profesyonel terapötik müdahale, TSSB'den iyileşme ve kişisel gelişimi teşvik etmede kilit rol oynar.







Filimlerde travmanın nasıl işlendiği anlatılmış.
Travma ile çalışan profesyoneller için değerli bilgiler...