top of page

Kitap İncelemesi : Çocukluk Çağı Travması ve Direnç: Pratik Bir Kılavuz


Childhood Trauma and Resilience: A Practical Guide

Yazarlar : Heather C. Forkey, Jessica L. Griffin, Moira Szilagyi

Yayın Yılı : 2021


Kitap kapsamında çocukluk travması ve direnç üzerine hazırlanmış podcaste aşağıdan ulaşabilirsiniz.


Çocukluk Çağı Travması ve Direnç

Bu kitapta, çocukluk çağı travmasının beyin gelişimi, psikolojik ve fizyolojik etkileri, teşhisi ve yönetimi ile ebeveynlik ve pediatri uzmanlarının rolüne odaklanan bir incelenmektedir. Kitap, travmanın derinlemesine ve uzun vadeli etkilerini vurgulayarak, direnç oluşturmanın önemini ve pratik yaklaşımları detaylandırmaktadır.


Ana Temalar ve En Önemli Fikirler/Gerçekler:


Beyin Gelişiminin Kullanıma Bağlı Doğası ve Travmanın Etkisi:

Kaynak, beynin "kullanıma bağlı bir organ" olduğunu belirtir: "Ne kullanılırsa güçlenir ve kullanılmayan budanabilir." Erken çocukluk dönemi (ilk 3-5 yıl) ve ergenlik, beynin en esnek olduğu ve yeniden organize olduğu kritik dönemlerdir.

Travmatize edici deneyimler, özellikle erken çocuklukta yaşanan istismar, ihmal, şiddete maruz kalma veya kaotik bakım, beynin bilişsel ve duygusal işlemleme alanları ile duygusal düzenleme yollarındaki bağlantıları değiştirir.

Beyin yapılarından amigdala (tehlike alarm sistemi) ve hipokampüs (hafıza ve öğrenme) travmadan etkilenir. Çocukluk çağı istismarının, ergenlikte bu yapıların hacmini etkilediği longitudinal çalışmalarla gösterilmiştir (Whittle ve ark., 2013).

"Varsayılan Mod Ağı" (DMN - Default Mode Network), içe dönük düşünce, benlik yansıması, sosyal biliş ve ilişkileri anlamak için önemlidir. Travma, DMN bağlantısını etkileyebilir, bu da benlik algısı, bilişsel işlevler ve kişilerarası ilişkilerde zorluklara yol açar. "Bu içe dönük yeterlilikler, DMN tehlikeye atıldığında etkilenenler, INIR (içsel gibi) kısaltmasıyla temsil edilebilir: Kişilerarası, Nörobilişsel, Kişilerarası ve Düzenleyici."


Travmanın Biyolojik Yerleşimi (Pathophysiology of Trauma):

Normal beyin gelişimi, güvenli, istikrarlı ve besleyici bir bakım ortamında gerçekleşir. Travma ve toksik stres, bu normal gelişimi bozar.

Travma yaşamış çocuklarda amigdala daha aktif ve tehlikeye karşı daha duyarlı hale gelir. "Sonuç olarak, toksik strese ve hiperaktif amigdalaya sahip çocuklar, gerçek veya algılanan bir tehdide, hatta daha önce karşılaştıkları bir tehlikeyi hatırlatan minimal bir tehdide bile hızla ve agresif bir şekilde tepki verebilirler." Bu durum, dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ile karıştırılabilir.

Travma sonrası negatif beklenti ve güvensizlik yaygındır. "Böylece, travma yaşamış çocuklar, incitici veya korkutucu olayları hatırlatan durumlarda kendilerini güvende hissedemezler. Daha önceki acı verici karşılaşmalar nedeniyle tehlikeyi aşırı beklerler... Bu 'tedbirli olmak her zaman daha iyidir' yaklaşımı, tehdit edici bir bağlamda mantıklıdır, ancak amigdala olayların olumsuz anlamına doğru önyargılı olduğu için güvenli ortamlarda veya karmaşık veya belirsiz durumlarda yanlış alarmlara neden olur."

Tekrarlayan travmatik deneyimler beynin yeniden yapılanmasına yol açar. Dr. Bruce D. Perry, "durumların özelliklere dönüştüğünü", çünkü "birlikte ateşlenen nöronların birlikte bağlandığını" belirtmiştir.


Travmanın Belirtileri (FRAYED Mnemonic):

Kaynak, travma belirtilerini tanımlamak için FRAYED kısaltmasını kullanır:

Freezing, fighting, or fleeing (Donma, savaşma veya kaçma)

Reexperiencing or reacting (Yeniden yaşama veya tepki verme)

Altering internal landscape (İçsel manzaranın değişmesi)

Yelling, yawning, or yucky feeling (Bağırma, esneme veya iğrenç hissetme)

Educational or developmental delays (Eğitimsel veya gelişimsel gecikmeler)

Defeated, dissociating, or depressed feeling (Yenilmiş, ayrışmış veya depresif hissetme)

Yeniden yaşama, travmatik olayı tekrarlayan düşünceler, kabuslar veya geri dönüşler (flashbacks) şeklinde ortaya çıkar. Kaçınma, travmayı hatırlatan yerlerden, insanlardan veya duygulardan uzak durmayı içerir. Aşırı uyarılma veya reaktivite, kolay irkilme, huzursuzluk, aşırı tetikte olma ve konsantrasyon sorunları olarak görülebilir.

Dissosiasyon, travmatik olaylardan, duygulardan ve duyumlardan kaçınmanın bir yoludur. "Başlangıçta, dissosiasyon, fiziksel kaçışın imkansız olduğu durumlarda bir çocuğun kendi içine kaçmasına izin veren spontane bir koruyucu mekanizmadır. Zamanla otomatik ve daha şiddetli hale gelebilir." Depersonalizasyon (kendinden kopuk hissetme) ve derealizasyon (dünyayı gerçek dışı algılama) şeklinde görülebilir.


Bağlanma (Attachment) ve Önemi:

Güvenli, istikrarlı ve besleyici bakım verenlerle kurulan ilişkiler, çocukların kendileri, dünyaları ve diğerleri hakkında bir benlik algısı geliştirmeleri için temeldir.

Allen'ın açıkladığı gibi, "akılda akıl", güvenli bir bakım verenin çocuğa uyum sağlama yeteneğini tanımlar. Bakım veren, çocuğun duygularına empati göstererek ve bunları yansıtarak çocuğun benlik duygusunu geliştirmesine yardımcı olur. "Tıpkı konuşmayı bize konuşulduğunda öğrendiğimiz gibi, kendimizi ve duygularımızı, duyarlı bakım verenlerin duygularımıza şefkatli ve merhametli bir şekilde uyum sağlamasıyla öğreniriz."

Farklı bağlanma stilleri (güvenli, güvensiz, kaçınmacı, düzensiz) çocukların ilişkilerdeki davranışlarını ve yetişkinlikteki ilişkilerini etkiler. Kaçınmacı bağlanma stili, izole olma, yardım reddetme ve duygusal farkındalık eksikliği ile ilişkilidir.


Pediatri Uzmanlarının Rolü:

Pediatri uzmanları, çocukluk çağı travması ve direnç konusunda önemli bir rol oynar. İlişkileri "hayati bir işaret" olarak gözlemleyerek başlarlar ve ebeveyn-çocuk etkileşimini değerlendirirler.

Gelişim ve davranışsal gözetimde olduğu gibi, ebeveynlik hakkında sorular sorarak bilgi toplayabilirler: "Kendi çocuklarınızı, yetiştirildiğiniz gibi mi yetiştirmeyi planlıyorsunuz?" veya "Çocuklarınızı yetiştirildiğinizden farklı olarak nasıl yetiştirmek istiyorsunuz?"

Pediatri uzmanları, bakım verenlere empati ve duygusal düzenleme modelleyerek, çocukların davranışlarının altında yatan anlamı anlamalarına yardımcı olabilirler. Ayrıca, bakım verenlere "duygusal bir kap" olma ve çocuğa duyguları adlandırmayı öğretme stratejilerini öğretirler.

Çocuklar ve ergenler için dikkat dağıtma ve olumlu mesajlaşma tekniklerini öğretebilirler.

Adolesanlarla çalışırken, pediatri uzmanları ebeveynlere gençlerin kimlik arayışında bağımsızlıklarını ve kendi kendine yeterliliklerini destekleme konusunda rehberlik edebilirler. "Hizmet ve karşılık verme, bir çocuk genç olduğunda uyumlu, dikkatli dinleme ve sohbete dönüşmüş olmalıdır." Samimi merak, ebeveynin en iyi arkadaşı olabilir.


Kültür ve Travma:

Kültür, bir kişinin deneyimlerini ve kimliğini etkileyen karmaşık bir kavramdır. Bireycilik ve kolektivizm gibi boyutlarda farklılıklar gösterir. ABD'de baskın kültür bireyselci iken, Siyah ve Latino kültürleri kolektivizme daha yatkındır.

"Düşük bağlamlı dil" (açık ve detaylı iletişim) bireyselci kültürlerde yaygındır, "yüksek bağlamlı dil" (sözel olmayan ipuçları ve paylaşılan anlamlara dayalı) kolektif kültürlerde yaygındır.

Kültür, travmaya verilen tepkileri etkileyebilir. Irkçılık ve yoksulluk gibi kronik olumsuzluklar, ilişkisel sağlığı bozarak yabancılaşma ve marjinalleşmeye yol açabilir.

"Havadaki Tehditler": MIST (Microaggressions, Implicit bias, Stereotype threat, Targeted identities) modeli, subtle ancak yaygın tehditlere dikkat çekmektedir. Bu tehditler, güvensizliğe yol açabilir.


Teşhis ve Tarama:

Travma sonrası stres bozukluğu (PTSD), DSM-5'te tanımlanan bir tanıdır, ancak çocukluk çağı travmasının gelişimsel etkilerini tam olarak yansıtmaz.

"Gözetim" (Surveillance), pediatri uzmanlarının çocukları sağlık hizmeti sunumu sırasında gözlemleme sürecidir. "Tarama" (Screening), daha yoğun teşhis veya değerlendirme gerektiren çocukları belirlemek için kısa bir değerlendirme prosedürüdür.

Çeşitli tarama araçları mevcuttur. UCLA PTSD Reaction Index (UCLA PTSD-RI) ve Child PTSD Symptom Scale for DSM-V (CPSS-V), hem travmatik olayları hem de PTSD belirtilerini değerlendiren yaygın araçlardır. Trauma Symptom Checklist for Children (TSCC) ve TSC for Young Children (TSCYC), çoklu travma yaşamış çocukların belirtilerini değerlendirmek için daha kapsamlı araçlardır, ancak tarama için daha az uygundur.

Travma belirtileri sıklıkla DEHB, depresyon ve anksiyete gibi diğer durumlarla örtüşür, bu da doğru teşhisi zorlaştırabilir. "Travmaya maruz kalmış çocukların, koruyucu ailedeki çocukların ve çocuk adalet sistemine dahil olan çocukların hem uygun olmayan ilaç reçete edilme olasılığı daha yüksektir ve/veya faydalı olabilecek ilaçların reçete edilme olasılığı daha düşüktür."


Direnç Oluşturma ve İyileşme:

Direnç, zorluklarla başa çıkma ve uyum sağlama yeteneğidir. Travma bağlamında direnç, olumsuz deneyimlere rağmen sağlıklı gelişimi sürdürmeyi içerir.

Direnç oluşturmada ilişkiler esastır. Güvenli ve destekleyici ilişkiler, travmanın etkilerini tamponlayabilir.

PASTA (positive Parenting, Affect modulation, self-Soothing and relaxation, Triangle training, and Acceptance) gibi müdahale modelleri, ebeveynlerin olumlu ebeveynlik becerilerini geliştirmelerine, çocukların duygusal düzenleme ve kendi kendini sakinleştirme yeteneklerini artırmalarına yardımcı olabilir.

Travma bilgili bakım (trauma-informed care), hastaları travma öyküleri veya belirtileri açısından değerlendirmeyi ve müdahaleleri bu bilgiyi göz önünde bulundurarak uyarlamayı içerir.

İlaç tedavisi, kapsamlı bir değerlendirmeden sonra ve diğer müdahalelerle birlikte düşünülmelidir. Özellikle DEHB ve depresyon belirtileri için kullanılır, ancak travmaya maruz kalmış çocuklarda ilaçların dikkatli kullanılması ve izlenmesi gerekmektedir.


Bakım Verenlerin Rolü ve Zorlukları:

Bakım verenlerin kendi geçmiş travma öyküleri, ebeveynlik tarzlarını etkileyebilir. Kendi yetiştiriliş tarzları hakkında düşünmek, ebeveynlerin nasıl farklı davranmak isteyebileceklerini anlamalarına yardımcı olabilir.

Bakım verenler, çocuğun travmasını inkar edebilir, en aza indirebilir veya çocuğun davranışlarını kişisel olarak alabilirler.

"Merhametli mevcudiyet", bakım verenlerin çocuklarına güvenli ve tahmin edilebilir bir şekilde destek olmaları anlamına gelir. Bu, çocuğun "akılda zihin" tutulmasıyla yakından ilgilidir.

Bakım verenlerin kendi stresleri ve travmaları, çocuklarına verdikleri bakımı etkileyebilir (örneğin, maternal depresyon, çocuk gelişimini etkileyebilir).


Tetikleyiciler ve Hatırlatıcılar:

Travma belirtileri genellikle olayı hatırlatan tetikleyiciler tarafından tetiklenir. Bu tetikleyiciler, duyusal (görsel, işitsel, kokusal, dokunsal), duygusal, ilişkisel veya durumsal olabilir.

Tıbbi ortamlarda da tetikleyiciler bulunabilir (örneğin, muayene için soyunma, tıbbi prosedürler).

Ses tonu ve beden dili, güvenlik veya tehlike mesajlarını hızla iletebilir. Travma yaşamış çocukların beyinleri, tehdit seslerine daha duyarlı hale gelebilir ve güvenlik seslerini göz ardı edebilir.


Önemli Alıntılar:

"Beyin kullanıma bağlı bir organdır. Ne kullanılırsa güçlenir ve kullanılmayan budanabilir."

"Çocukluktaki istismarın, ergenlikte amigdala ve hipokampüs hacmini etkilediği gösterilmiştir."

"Gelişen sistemlerde direnç: dördüncü dalga yükselirken ilerleme ve umut." (Masten, 2007)

"Advers childhood experiences (ACEs) ve yetişkin sağlığı." (Felitti, 2009)

"Allen'ın açıkladığı gibi, akılda akıl, güvenli, istikrarlı, besleyici bir bakım verenin çocuğa uyum sağlama yeteneğini tanımlar."

"Beyin travmaya tepki verirken, ilkel alt düzey beyin yapılarının yönlendirdiği güvenlik, sağlıklı sosyal, duygusal ve fiziksel gelişimin pahasına gelir."

"Tetikleyiciler... daha önceki tehditlerle ilişkili işaret ve sinyallere karşı amigdala'nın daha da dikkatli veya duyarlı hale gelmesine ve zayıf sinyallere bile daha hızlı ve daha hızlı tepki vermesine yol açar."

"Dr. Bruce D. Perry, 'durumlar özelliklere dönüşür', çünkü 'birlikte ateşlenen nöronlar birlikte bağlanır' demiştir."

"Yeniden yaşama, zihnin olayı defalarca tekrar etme şeklidir, olayın bir çözümüne dair bir umutla."

"Bağlanma ilişkilerimiz aracılığıyla kendimizi ve kendi zihnimizi tanırız."

"Havadaki tehditler genellikle subtil, yaygın ve hatta bir iltifat olarak bile amaçlanmış olabilir."


Özetle bu kitap, çocukluk çağı travmasının karmaşık etkilerini anlamak ve direnç oluşturma stratejilerini uygulamak için kapsamlı bir temel sunmaktadır.




Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
  • Instagram
  • Youtube
  • Facebook
bottom of page